Ortaçağ
boyunca bilinen dünyadaki ticaretin oldukça yavaşladığı ve küresel etkileşimin
azaldığı bilinen bir gerçektir. Akdeniz’de, Uzak Asya’da Afrika’da ve Orta
Amerika’da antik çağlar boyunca kurulan toplumsal ticaret yollarının kullanımı
düşmüş, ticaretin doğurduğu kültürel etkileşim durma noktasına gelmiş ve
insanlık içe kapalı toplumsal yapıların içine hapsolmuştur. Ancak yine de bu
karanlık görünüme rağmen etkileşim tümüyle sonlanmamış ve kültürler arası
iletişim kesilmemiştir. Bunun en büyük göstergesi de Ortaçağ boyunca Avrupa’da
Latince olarak tercüme edilen Doğulu yazarların eserleridir.
Doğu’da
yedinci yüzyılda ortaya çıkan Müslümanlık; eski Roma eyaletleri üzerinde köklü
bir imparatorluk kurmuştur. Bu imparatorluğun Akdeniz’e kıyısı olan
topraklarında yüzyıllar boyunca Roma ve Yuna Klasiklerinden biriken bilgi;
özellikle Müslümanların altın çağını yaşadığı Abbasi döneminde hızla Arapçaya
çevrilmiş ve yeni kurulan imparatorluğun kültürel dokusunun inşasına girişilmiştir.
Ortaçağ’ın dinsel kimlikler üzerine kurulu toplumsal dokusuna rağmen İslam
imparatorluğundaki dinsel azınlıklar, Batı’dakilerin aksine, nispeten daha iyi
koşullarda yaşabilmiş ve aralarından oldukça saygın düşünürler
çıkarabilmişlerdir.
Ortaçağ’da
Batı’da kurulmaya başlanan Üniversitelere azınlık dinlerinden kimselerin
girebilmesi mümkün değilken Doğu’daki azınlıklardan çıkan düşünürler bilim ile
uğraşabilmişler ve kitap yayınlayabilmişlerdir. Ortadoğu’daki Roma toprakları
üzerindeki azınlıkların dilleri olan Ermenice, Süryanice ve İbranice’deki
kitaplar Arapçaya çevrilmiş ve İslam medreselerinde okutulabilmiştir.
Ortaçağ’dan itibaren hem doğrudan Müslümanların yazdığı kitaplar hem de
Müslümanların Yunanca yada azınlık dillerinden Arapçaya yaptıkları çevriler
Latinceye çevrilmiştir.
Ortaçağ’da
Arapçadan Latinceye yapılan çevriler Avrupa düşün dünyasının Antik Yunan ve
Roma azılıklarına ait kadim bilgileriyle ve bu bilgilerle beslenmiş Müslüman
bilginlerinin ürettikleriyle tanışmasını sağlamıştır. Bu sırada Avrupa’da
Ortaçağ’da yapılan çevirilerin Doğulu isimlerini Latin harfleriyle yeniden şekillendirmek
gibi bir gelenek de gelişmiştir. Latince yazım kurallarına uygun ama
çevirdikleri doğulu bilginleri isimleriyle tam da örtüşmeyen bu yeniden
şekillendirme kimi zaman yazarları karıştırılmasına, yanlış telaffuz edilmesine
yada anlam kaymalarına neden olabilmekteydi.
Ortaçağ’da
yapılan bu çevriler okurlar için eşsiz bir kaynaktır. Bir yandan Ortaçağ’daki
kültürlerarası etkileşimi göstermesi bakımından hem de kadim bilgilerin modern
toplumlara geçişi sırasında kat ettiği yolu göstermesi bakımından oldukça
dikkat çekicidir. Her ne kadar modern bir yanlış anlamıyla yirminci yüzyıla
tarihlemiş olsa da Ortaçağ’daki bu ilk etkileşimlerle başladığı düşünülen Oryantalizmin
başlangıcının da bu metinlerde aranması mümkündür. Ortaçağ’daki bu ilk çevirilerdeki metinlerin
artık günümüz bilimsel bilgisi için çoğunlukla bir anlamı bulunmasa da tarihsel
değeri hala çarpıcıdır.
Aşağıdaki
listede Latinceye yapılan çevirilerde Doğulu düşünürlerin Latincedeki
karşılıklarını bulabileceksiniz. Latinceye çevrilen bu metinlerin birçoğunun
orijinalleri kaybolmuştur. Azınlık dillerine ait çevirilerde ise kimi zaman
Latince çevirisine rağmen ne Arapçası nede kaynağını olan Yunan klasiği yada
azınlık dillerindeki orijinali kaybolmuştur. Bu tarihsel metinleri incelemek
isteyenlerin yada bilginin kadim toplumlara doğru yolculuğunu takip edeceklerin
ise Latincedeki Doğulu düşünürlerin isimlerinin orijinallerinin ne olduğunu
bilmelerinin iyi bir başlangıç olduğunu düşünmekteyim.
Listede
Latince isimleri yanında Doğulu düşünürlere ait isimlerin Türkçe yazılışlarıyla
ifade etmeye çalıştım. Ancak ne yazık ki bu isimlerin kimi zaman Türkçe karşılıklarının
dahi olmadığı üzülerek de olsa gördüm ve bu hallerde orijinal ismin
İngilizcedeki şekliyle ifadesini tercih ettim. Böylece daha derin araştırmak
isteyenlerin başlayabileceği bir nokta bulmalarını sağlamak istedim. Öte yandan
ismini verdiğimin her düşünürün kısa özgeçmişi, düşünsel ilgi alanları, yapıtları
ve Latincedeki çeviri serüveni hakkında kısa bilgiler de derlemeye çalıştım. Elbette ki bu kısa biyografiler oldukça yetersiz ve sahipleri asıl kişiliğini yansıtmaktan çok uzaktır. İlgili düşünürlerin eserler, yaşamları ve Ortaçğa'dan günümüze uzanan etkilerinin daha iyi anlaşılması için uzun soluklu ve çok yönlü okumalar yapmak gerekecektir.
Abalphatus, Asphahanensis (Abū ‘l-Fath
Mahmūd Ibn Muhammad al-Isfahānī )
Onuncu
yüzyılda yaşamış İranlı Matematikçidir. Yaklaşık Miladi 982 yıllarında
İsfahan'da doğmuştur. Pergeli Apollonius'un Konikler kitabına şerhler
düşerek yayınlanmıştır. Ortaçağ'da el yazması Avrupa boyunca okunmuştur. Pergeli
Apollonius’un Konikleri daha önce parçalar halinde Arapçaya çevrilmiş olsa da
Abalphatus’un çevirisi hem eksiksiz hem de kusursuz olmasıyla Ortaçağ boyunca
Avrupa’da yaygınlık kazanmıştır.
Abenguefith
(Ebü’l-Mutarrif Abdurrahmân
b. Muhammed b. Abdilkebîr b. Yahyâ b. Vâfid el-Lahmî )
Ortoçağ
Kurtuba Krallığının Tuleytula[1]
ilinde 1008 ile 1074 yılları arasında yaşamıştır. Oftalmolojik tedavi ve başka
basit tedavi yöntemleri hakkında yazmıştır. Cremone'li Gherard'ın Latince'ye
çevirdiği ve Liber Abenguefith Philosophi de virtutibus medicinarum et ciborum
ismiyle bilinen bir mektubun yazarıdır. Her ne kadar felsefeyle ilgili eserleri
günümüze ulaşmasa da Ortaçağ’da Abenguefit philosoph olarak anılması,
felsefeyle de yakından ilgilendiği izlenimi uyandırmaktadır.
Abenezra (Abraham ben Meir ibn Ezra Ibn
Azra)
Endülüs’te
Yahudilerin yaşadığı sıkıntılar nedeniyle bilinen dünyayı dolaşan düşünür;
Saragossa Emirliğinde 1092/93 yıllarında Tudela'da doğmuştur. Şiir, gramatik,
felsefe ve astronomiyle uğraşmış klasik bir Ortaçağ seyyahı ve bilginidir.
Doğduğu toprakları 1140 yılında terk edip Avrupa'yı gezmiştir. 1167'deki
ölümüne dek Kuzey Afrika, Mısır, Filistin, İtalya, Fransa ve İngiltere gibi
birçok yeri görmüştür. Abenezra bütüncül olarak Endülüs bilgeliğini Latin ve
Sakson diyarında popülerleştirmiştir ki Ortaçağ’ın en muteber Yahudi
düşünürlerinden olarak gösterilmektedir. Birçok çalışması Henry Bate, Peter de
Abano ve Arnoul de Quinquempoix gibi yazarlarca Latince'ye çevrilmiştir. Bu ne
keza Osca (yada Huesca)'lı Martin'in Aragon'da yaptığı çeviri İbranice'den
Katalanca'yadır. Daha sonra bu Katalanca versiyon Louis de Angulo tarafından
Latince'ye 1448 tarihinde aktarılmıştır. Büyük Yahudi şairi Judah Halevi’nin
kızıyla evlenmiş ve adı Ay’daki bir kratere verilerek onurlandırılmıştır.
Abubacer, Abentophal yada Abentofail
(Ebu
Bekir Muhammed bin Abdal Malik bin Muhammed İbn-i Tufeyl el Kaisi el-Endülüsi)
Hay İbn Yaqzan'ın Latince baskısı |
1100
ile 1185 tarihleri arasında yaşayan Endülüslü düşünür, hekim ve hakimdir.
Endülüs doğumlu Abubacer; Almoda Emiri Ebu Yakup Yusuf hamiliğinde Fas'ta
yaşamıştır. Ölümünden üç yıl önce emekliliğe ayrıldığında Yusuf'a hamisi olması
için büyük İslam düşünürü İbn-i Rüşd'ü tavsiye etmiştir. İlk Arapça Roman
olarak adlandırılan Hay İbn Yaqzan'ın yazarıdır. Kitapta tropik bir adaya düşen tek
başına bir çocuğun anaç bir kurt tarafından yetiştirilmesi anlatılmaktadır.
Romanın ilk Latince çevirisi Philosophus autodidactus adıyla 1671'de Edward
Pococke tarafından yapılmıştır. İlk İngilizce çevirisi ise 1708'de yapılmıştır.
Bu ilk romanı dışında düşün dünyasıyla Abubacer; Ortaçağ boyunca Avrupa'da
bilinmiş bir isimdir.
Abulfeda (İsmail bin Melik İmadeddin Ebu’l-Fida
)
1273
ile 1331 tarihleri arasında yaşamış Suriyeli düşünür ve tarihçi. Çalışmaları
arasında Al-Bidaya wa al-nihaya ( Başlangıç ve Bitiş ), Taqwim
al-buldan ( Ülkelerin Coğrafyası ), Tarih çalışmalarını topladığı eseri
olan ve Ortaçağ bilginlerinin genel yöntemi olan insanın yaratılışından yazarın
zamanına kadar geçen olayların anlatıldığı Tarikh Abu-'l-Fida yada Mukhtassar
tarikh al-bashar ( İnsanlığın Kısa Tarihi ) sayılmalıdır. Ortaçağ düşünürlerinde
sık görüldüğü üzere Abulfeda da botanikten metalürjiye kadar birçok alanda
merak sahibiydi. Tedavi edici yöntemler ve insan dengesinin doğası ile ilgili
çalışmalar yaptı. Taqwim al-buldan; Latince'ye parça parça ve bütün halinde çok
kereler çevrilmiş ve iyi bilinen bir eserdir. Adı Ay’daki bir kratere verilerek
onurlandırılmıştır.
Albategnius, Albategni yada Albatenius
(Ebu
Abdullah Muhammed bin Cabir bin Sinan er-Rekki es-Sabi el-Battani )
853
Harran doğumlu astronom ve matematikçi 929'da Irak'taki Samarra'da vefat
etmiştir. Başarıları arasında; bir güneş yılını doğru hesaplayabilmek,
trigonometrik ilişkiler içerisindeki sayıları üretebilmek, tanjant ve kotanjant
gibi hesaplamalarda kullanmak üzere Al-Marwazi'nin görüşlerini daha da
geliştirmek sayılabilir. En önemlisi; al-Zīj al-Sābī olarak bilinen
ve elli yedi bölümden oluşan hesap cetveliyle astronomik olayları tahmin
edebilmeyi başarmıştır. Avrupa astronomisi üzerinde büyük etki yaratan Kitabı
daha sonra De Motu Stellarumadıyla 1116 yılında Tivoli'li Plato tarafından
Latinceye çevrilmiştir. Copernicus
Albategnius'a olan minnetini dile getirmiş ve 1543 tarihli Latince çevirisi
olan De Revolutionibu'tan alıntı yapmıştır. Adı Ay’daki bir kratere
verilerek onurlandırılmıştır.
Alboacen (Abū Al-Hasan Alī Ibn Muhammad
Ibn Habīb al-Māwardī)
Sosyoloji,
politika, hukuk ve etik üzerine çalışan Alboacen, 974/975 yılında Basra'da
doğmuştur. Şafi Mezhebine bağlı bir fıkıh adamıyken kutsal metin izahları,
dilbilimi ve edebiyatta da uzmanlaşmıştır. Abbasi Halifeliği süresince
Bağdat'ta ve çeşitli kentlerde yargıç ve elçi olarak görev almıştır. İslam
Devleti üzerine çalışmaları konu üzerindeki klasiklerden kabul edilmektedir.
Al-Ahkam al-Sultaniyya w'al-Wilayat al-Diniyya (Müslüman Ülkelerin
Sultanların Genel Hükmü), Qanun al-Wazarah (Vezilere Göre
Kanunlar), Kitab Nasihat al-Mulk (Yöneticelere Tavsiyeler Kitabı)
ve Kitab Aadab al-Dunya w'al-Din ( Dünya ve Din Adabı Kitabı) gibi
çalışmaları politik ve toplumsal bilimlere olan katkılarıdır. Yaşadığı dönemde
saygın bir düşünür, din bilgini ve devlet görevlisi olarak tanınmıştır.
Albohali (Yahyā Ibn Ghālib Abū ‘Alī
al-Khayyât )
Kitab Al-Mawalid'in Latince Çevirisi |
Yaklaşık
770 ile 835 yılları arasında yaşayan Albohali oldukça erken bir dönemde
Astronomi ve Astroloji'yle ilgilenmiştir. Messala’nın öğrencisi olan
Albohali’nin Kitāb al-Mawālid (Yeni Doğanlar Kitabı) isimli çalışması Plato
Tiburnitus tarafından Arapçadan Latinceye çevrilmiştir. “Albohali arabis
astrologi antiqvissimi, ac clarissimi de Ivdiciis natiuitatu, Liber Unus”
başlıklı Latince çeviri ise Nurnberg'de 1546'da yayınlanmıştır.
Albucasis ( Ebu’l Kasım Halef İbn
el-Abbas el-Zehravi )
Endülüslü
cerrah ve bilim insanı 936 ile 1013 arasında yaşamıştır. Modern cerrahinin kurucularından
olduğu kabul edilir. Kadim bilginlerin insan vücuduna dair gözlemlerinden, tıp
metinlerinden edindiklerini Arap kadim bilgileriyle harmanlamış ve Rönesans'a
değin Avrupa bilim insanlarını beslemiştir. Kitabı Al-Tasrif Latinceye
Cremona'lı Gerard tarafından 12. yüzyılda çevrilmiştir. Rönesans'a değin beş
yüz yıl boyunca Avrupa'daki medikal bilginin ana kaynaklarından birisi olmuş ve
doktorlarla cerrahlar tarafından referans olarak kullanılmıştır.
Albumasar ( Cager Bin Muhammed Ebu
Maşar el-Belhi )
Stralsund/Almanya'daki St.Nikolai Kilisesi'nin duvarında yer alan Astronomik Saat'i sağ alt köşesinde tasvir edildiği şekliyle Ebu Maşer El-Belhi |
Alchabitius, Alcabitius yada Alcibitius
(Ebü’s-Sakr Abdülazîz b. Osmân b. Alî el-Hâşimî el-Kabîsî)
Liber İsagogicus coniunctionibus |
967
yılında doğduğu tahmin edilmektedir. Halep Emiri Hamdani Hanedanlığı üyesi Seyfüddevle'ye
ithaf ettiği Yıldızların Yargılama Sanatına Giriş [(3)] isimli eseriyle
tanınmaktadır. Ortaçağ ve Rönesans boyunca Avrupa'da çok meşhur olan eserin
orijinali kaybolmuşsa da Latincesi korunmuştur. On üçüncü yüzyılda Sevilyalı
John tarafından yapılan ve 1473'te Alchabitii Abdilazi liber introductorius ad
magisterium judiciorum astrorum (Liber isagogicus de planetarum
coniunctionibus) adıyla basılan eser daha sonra bir çok şerhli baskıyla Avrupa
çapında yayılmıştır. Bunlardan Saksonyalı Johannes Dank ("John Danko")
ile 1503'te Venedik'te yapılan Erhard Ratdolt edisyonları oldukça meşhurdur.
Öklid’i çevirmesi ve Batlamyus’u öğretmesiyle yaşadığı dönemde tanınmıştır.
Alfarabius, Alpharabius, Pharabius yada
Abunaser
(Ebû
Nasr Muhammed b. Muhammed b. Tarhan b. Uzluğ el-Fârâbî et-Türkî)
Latince Farabi Baskısı |
Ünlü
düşünür ve filozofun yazmaları çok erken bir dönemde Latinceye çevrilmiş ve
büyük bir etki bırakmıştır. Farabi matematikten felsefeye, epistemolojiden
müziğe oldukça etkili bir düşünür olarak tanınmaktadır. [(2)] İslam felsefesine
metodolojiyi getiren düşünür olarak bilinmektedir. Kısa bir süre kadı olarak
devlette görev aldıysa da daha sonra düşün çalışmalarına yöneldiği
anlaşılmaktadır. Ortaçağ’daki önemli eğitim kentleri olan Buhara, Semerkant,
Merv, Belh ve Bağdat’ta bulunmuştur. Bağdat’taki çok kültürlü yapıdan oldukça
etkilenmiş ve burada bilimsel merakını beslemeyi sürdürmüştür. Dil becerisiyle
oldukça etkin bir düşünür olan Farabi; yaşadığı dönemde tüm İslam coğrafyasında
ve Avrupa’da tanınmış bir filozof olmuştur. Müslümanların Aristoteles’ten sonra
İkinci Öğretmen olarak nitelendirdikleri ünlü düşünürün Kitab ihsa' al-'ulum
isimli eseri Cremonalı Gerard tarafından Latinceye çevrilmiştir.
Alfraganus (Abū Ebu el-Abbas Ahmed bin
Muhammed bin Kesir el-Fergani)
Alfragani Arabis Chronologiga |
Dokuzuncu
yüzyılın en önemli gözlemcilerindendir. Özbekistan'ın Fergana kentinde 805
yılında doğmuştur. Banu Musa'nın başını çektiği bir grup düşünürle Bağdat'ta
tanışmıştır. Daha sonra Kahire'ye taşınmıştır. Burada Usturlap üzerine çok
önemli bir risale kaleme almıştır. 880 yılında vefat etmiştir. Kitāb
fī Jawāmiʿ ʿIlm al-Nujūm isimli kitabı Muhamedis Alfragani Arabis Chronologica
et astronomica elementa başlığıyla 12. yüzyılda Latince'ye çevrilmiştir. Hollandalı
Oryantalist Jacob Golious eseri Arapça orijinaliyle birlikte ilk kez 17.
yüzyılda yayınlamıştır. Adı Ay’daki bir kratere verilerek onurlandırılmıştır.
Algazel (Ebû Hâmid Muhammed bin
Muhammed el-Gazâli)
Horasanlı
ünlü teolog 1058 ile 1111 yılları arasında yaşamıştır. Çoğunlukla İmam olarak
anılan Gazali İslam felsefesindeki en önemli düşünürlerdendir. Düşünceleri
Ortaçağ boyunca hem doğuda hem de batıda tüm tasavvuf ehlini etkilemiştir. Hem
Müslümanlardan hem de Hıristiyanlardan takipçileri olan Gazali'nin etkileri
Thomas Aquinas'a kadar takip edilebilir. Her ne kadar Gazali’nin hem Müslüman
hem de Hıristiyan düşünürleri üzerindeki etkileri çok büyük ve sarsıcı olmuşsa
da Ortaçağ’da eserlerinin Latince çevirisi yapılmamıştır. Arapça okuyabilen
batılı bilginler arasında Ortaçağ’dan başlayarak özellikle Tehafütü'l Felasife
eseri çokça tartışılmıştır.
Alghorismus, Algoritmi, Algaurizin (Ebu
Abdullah Muhammed bin Musa el-Harezmî)
El Harezmi'nin Latince Çevirisi |
Ünlü
matematik, astronom ve coğrafya düşünürü Arapların kullandıkları Hind rakamlarını
Avrupa'ya taşıyan kişidir. Algoritma ve cebir terimi adından türemiştir. Harezmi’nin
Avrupa’ya taşıdığı Hind rakamları ve cebirsel yöntem Avrupa düşüncesini
temelden değiştirmiştir. Daha önce Roma rakamlarıyla yapılabilen ve inanılmaz
bir zaman kaybına neden olan; öğrenmesi ve düşüncesi geliştirmesi oldukça zor
olan sistem terk edilmiş ve düşünce geliştirmeye imkan tanıyan, öğretilmesi
kolay ve hızlı problem çözmeyi sağlayan Hind rakamları sistemi kullanılmaya
başlamıştır. Ayrıca Roma aritmetiğinde yer almayan sıfır rakamının
tanıtılmasıyla kavramsal boyutta Avrupa düşünsel bir dönüşüm yakalamıştır.
Hiçliğin ifadesi ve yokluğun sıfırla sembolleştirilmesi felsefeden başlayarak
bir çok bilimsel yeniliği getirmiştir. 780 yılında Harezm'de doğan ünlü düşünür
850 yılında Bağdat’ta vefat etmiştir. Yaşamının büyük çoğunluğu Bağdat’ta
geçmiştir. Kitab fi 'l-jabr wa-'l-muqabalaisimli kitabı 12. yüzyılda Latince'ye
Liber algebrae et almucabala olarak çevrilmiştir.
Algizar (Abū Ja'far Ahmed Ibn Ibrāhīm
Ibn Abī Khālid al-Qayrawānī Ibn al-Jazzār)
Tunus'taki
Kayravan kentinde 878 yılında dünyaya gelmiş ve 980 yılında vefat
etmiştir. Kırka yakın tıbbi el yazması
geriye kalmıştır. Birçoğu Kitab al-adwiya al-mufrada (Basit İlaçlarla
Tedavi) kitabında bulunan yöntemleri Liber de Gradibus Simpleium adıyla
Latince'ye Afrikalı Constantine tarafından çevrilmiştir. Ayrıca Tibb
al-fuqara' wa al-masakin (Fakirler İçin İlaçlar) başlıklı çalışması
Ortaçağ'da benzer çalışmalar yapan al-Razi yada İspanyol Peter'ınkiler kadar
popüler olmuştur. En önemli çalışması
yine Afrikalı Constantine tarafından 1124 yılında Viaticum peregrinorum
başlığıyla çevrilen Zad al- musafir wa-qut al-hadir (Konuklar ve Ağırlayanlar
için Önlemler) olmuştur.
Alhazen, Alhacen (Ebu Ali Hasan İbn
el-Heysem)
Kitab al-Manazir |
Mısırda
965 yıları ile 1040 yılları arasında yaşamış Iraklı düşünür optikten anatomiye,
felsefeden tıpa kadar çeşitli alanlarla ilgilenmiştir. Alhazen'in en ünlü
çalışması 7 Ciltlik eseri Kitab al-manazir (Manzaralar Kitabı) olmuştur.
Ünü nedeniyle yaşadığı dönemde tanınırlığı artan Alhacen, aldığı davet üzerine
Mısır’a yerleşmiştir. Aristoteles ve Batlamyus’a şerhler düşmüştür. Optik ile
ilgili çalışmalarını derlediği bu kitabında düşünceyi matematiksel ifadelerle
desteklemesi bilimsel yöntem açısından dikkat çekicidir. İlk olarak 13.
yüzyılda Latince'ye çevirilen Alhazen'in düşünceleri Kepler'in zamanına değil
Avrupa'yı etkilemiştir. [(7)]
Alkindus (Yakup İbn İshak El-Kindi)
Dokuzuncu
yüzyılın ilk yarısında Bağdat'ta yaşamıştır. Arap felsefesinin babası olarak
anılmaktadır. Yunan klasiklerini Arap coğrafyasına tanıtmıştır. Klasik felsefi
görüşlerini İslam teolojisiyle harmanlamıştır. Her ne kadar çalışmalarında adı
geçmiyor olsa da Farabi’yi çok yakından etkilemiş olduğu düşünülmektedir. Harun
Reşid’in kurduğu Bağdat’taki ilk üniversitede çalışmıştır. Ortaçağ aydınları
arasında yaygın olduğu üzere çok çeşitli alanlarda çalışmıştır. Aristo
Mantığını İslam düşencesine uygulayan ilk düşünür olarak kabul edilir. Arap
matematiğini kuran El-Harezmi olsa da Alkindus’un da etkileri oldukça
çarpıcıdır. Simyadaki arayışlardan bileşik metallerin keşfine adım attığı
düşünülmektedir. Kremonalı Gerard tarafından Latinceye çevrilmiştir.
Ametus filius Iosephi (Ahmed Ibn Yūsuf
Ibn Ibrāhim al-Misrī Ibn ad-Dāya)
Bağdat'tan
Şam'a oradan da Kahire'ye uzanan yaşamında Ahmed bin Yusuf babası gibi
matematiğe merak salmıştır. Birçok eseri yanında en ünlüsü Risala fi
'l-nisba wa 'l-tanasub (Oran ve Orantı üzerine Risale)'dir. Cremona'lı
Gherard tarafıdnan Latinceye çevrilmiştir. Ametus Batlamyus'un kimi yazmalarına
da şerhler düşmüştür. Liber Abaci ismiyle tanınan eserinde vergi
problemlerini ele almıştır. Thomas Bradwardine, Jordanus Nemorarius ve Luca
Pacioli gibi ünlü matematikçiler tarafından okunmuş ve alıntılanmıştır.
Görüşleri çoğunlukla Öklid ile eş görülmektedir.
Anaritius (Ebu’l-Abbas el-Fadl b. Hatem
el-Neyrizî)
İranlı
matematikçi 865 ile 922 yılları arasında yaşamıştır. Eserleri Halife Mu'tezid'e
adamış olmasından Bağdat'ta yaşadığı çıkarımı yapılmaktadır. Öklit ve
Batlamyus'u çalışmalarına şerhler eklemiştir. Mu'tezid için bir de astroloji
kitabı yazmıştır. Cremona’lı Gerard tarafından Latinceye çevrilen Anaritius,
usturlap üzerine yazılmış en ustalıklı Arapça metinlerin sahibidir. Kıblenin
doğru hesaplanması için çalışmalar da yapan Anaritius geometriyi astronomi ile korelasyon
halinde kullanabilmiştir. Görüşlerinde öncü olmasa da hesaplamalarında ulaştığı
keskinlik saygı uyandırmıştır. Edebi yönü de ağır basan Anaritius, Arapça’nın
teknik zorluklarını aşmak için bilim dilini geliştirmiş, talimî karakterini
artırmış, şekiller için kullanılan farklı ve yeni harfler üretmiştir.
Alpetragius (Cafer Nureddin Ebu İshak
el-Batruci el-İşbili))
12.
yüzyılda Endülüs'teki Sevilla kentinde yaşamışsa da günümüz Fas sınırları
içinde doğduğu tahmin edilmektedir. Eseri Kitab al-hay'a önce
İbraniceye sonrada Latinceye çevrilmiştir. Eseri Michael Scot 1217’de
Latince’ye çevirmişse de 15. Yüzyılda Viyana’da ilk basılabilmiştir. Kitabı gök
cisimlerinin hareketlerini belirli bir kurala bağlama girişimi olarak
özetlenebilir. Ancak görüşlerinin Batlamyus'un dünya merkezli gezegen
sistemiyle çelişmesi çabalarını sonuca erdirememiştir. [(6)] Alpetragius,
düşüncelerini sonuca erdirmeyi başaramasa da Ortaçağ’da Batlamyus’un fikirleri
dışına çıkabilen tek düşünür olarak adını tarihe geçirebilmiştir. Eserlerinde
öğrencisi olduğu İbn-i Tufeyl’den etkilenmiştir. Yaşadığı şehirde bir dönem
kadılık görevinde bulunmuştur. Adı Ay’daki bir kratere verilerek
onurlandırılmıştır.
Arzachel (Ebu İshak İbrahim el-Zerkali)
İspanya'da 1986 emisyonu bir pulda Zerkali |
Zamanının
önde gelen astronomlarından olan Arzachel; Toledo'ya yaşamıştır. Gözlem
yetenekleri de gelişmiş olan düşünür teorisini teknikle de zenginleştirmiştir.
Yaşadığı kentte kurduğu gözlem evinde gerçekleştirdiği gözlemleri daha sonra
kayıt altına almıştır. Yaptığı bir su saatiyle yalnızda zamanı belirmeyip aynı
zamanda verili bir an için Batlamyus'un belirlediği gezegenlerin yerlerini
göstermeyi başarmıştır. Gezegenlerin yerlerini gösteren equatorium cihazının
yapımını anlatan kitabı on üçüncü yüzyılda Kral 10. Anfonso'nun emriyle Libros
del Saber de Astronomia'nın bir parçası olması amacıyla İspanyolcaya
çevrilmiştir. Daha sonrasında ise Cremona'lı Gerard tarafından Latince'ye
çevrilmiştir. Kopernik'in ondan bahsettiği ve kitabından alıntı yaptığı
söylenmektedir. Adı Ay’daki bir kratere verilerek onurlandırılmıştır.
Avempace (Abū Ebû Bekr Muhammed bin
Yahya bin es-Saig; İbn Bacce)
Endülüslü
filozof ve bilim adamı; astronomiden fiziğe oldukça geniş bir çerçevede
çalışmıştır. Zaragoza doğumlu düşünür Farabi etkisi gözlenen eserleriyle İbn-i
Rüşd, İbn Tufeyl ve Albertus Magnus'u etkilemiştir. Erken yaşta ölümü
eserleri yarım bırakmasına neden olduysa da çalışmalarının dağınık düşünce
yapısını da yansıttığı sanılmaktadır. Telif eserden ziyada çeviri ve şerhleri
yayınlanmıştır. Yaşadığı dönemde Zaragoza’da vezirlik görevinde de bulunmuştur.
İdari görev alması çalışmalarının yerel iktidar tarafından takdir edildiği
sonucunu doğurur. Sadece bilimsel düşüncesi değil aynı zamanda edebi zevkleri
de parlaktır. Şiirlerini bir araya getirdiği bir divanı bulunmaktadır.
Eserlerinde tamamlanamamışlığın verdiği dağınık hissi göz önündedir. Günümüze
ulaşan çok sayıda eseri bulunmamışsa da adından bahseden ünlü isimler
unutulmamasını sağlamıştır.
Averroes (Ebū 'l-Velīd Muḥammed ibn Aḥmed
ibn Muḥammed İbn Rüşd )
Rafeal'in ünlü "Atina Okulu" tablosundaki İbn Rüşd Tasviri |
Tıptan
Astronomiye fizikten hukuka kadar bir çok alanla ilgilenen İbni Rüşd; batılı
düşünürleri en çok etkileyen Müslüman düşünürlerdendir. Kordoba'da doğan İbn-i
Rüşd; kendi adıyla anılan bir düşünce akımının kurucusudur. Avrupalı seküler
dünya görüşünün temelleri çoğunlukla onunla başlamıştır. Aristoteles'i
Arapça'ya çevirmiştir ki bu yolla batı Aristoteles'i ondan öğrenmiştir.
Al-Kulliyat fi 'l-ttib, eseri Latince'de Colliget
olarak anılmıştır. Batlamyus'un dünya merkezli evren sistemini reddetmiş
ve eşmerkezli yada merkezsiz olarak düşündüğü bir teori ortaya atmıştır. İlk
olarak; eserleri Jacob Anatoli tarafından 13. yüzyılda İbraniceye çevrilmiştir.
Daha sonra da Jacob Mantino ve Abraham de Balmes tarafından Latince'ye
çevrilmiştir. Kimi eserleri de doğrudan Arapçası üzerinden Michael Scot
tarafından Latince'ye çevrilmiştir. [(9)]
Avenzoar yada Abumeron (Ebu Mervan İbn Zühr)
1091'de
Sevilya'da doğan ünlü cerrah Kordova, Kahire ve Bağdat'ta eğitim almıştır.
Çalışmalarını ve ilgi alanını sadece tıp ile sınırlayan Avenzoar uzmanlaşmanın
ilk temsilcilerindendir. 18. yüzyıla kadar sürecek olan etkisinde kitapları
İbranice'ye ve Latince'ye çevrilmiştir. Günümüze üç kitabı
ulaşmıştır: Kitab al-Taysir fi al-Mudawat wa al-Tadbir (Diet ve
Tedbirin Kolaylaştırılması Kitabı), Kitab al-Iqtisad fi Islah Al-Anfus wa
al-Ajsad ( Vücud ve Ruhun Tedbirinde Orta Derecede İlgilenen Kitap) ve
Kitab al-Aghdhiya (Gıda İçerikleri Kitabı). Birçok cerrahi tekniği
geliştirmiş ve insanlar üzerinde tatbik etmiştir. Güçlü gözlem yeteneğiyle
birçok hastalığı gözlemlemiştir.
Avicenna (İbn-i Sina)
İbn-i Sina'nın Arapça şerhi ve Latince çevirisi. |
980
yılında Buhara'da doğan ünlü filozof, düşünür ve tıp insanı; çok çeşitli
konularda yüzlerce yazma eser kaleme almıştır. İki yüzden fazla eserden
günümüze ulaşanları; ki neredeyse tümü on altıncı yüzyıla kadar Latinceye
çevrilmişti, eserlerinin sadece yarısı olduğu düşünülmektedir. Tıp Kanunu
isimli eseri on sekizinci yüzyıla kadar batı üniversitelerinde okutulmuştur.
Fizik üzerine yazdığı altı ciltlik kitabı "Liber Sextus Naturalium"
olarak anılmaktadır. An-Nejat eseri Liberatio (Kurtuluş) ve
al-Hikma al-Mashriqiya isimli eseri de Philosophia Orientalis (Doğu
Felsefesi) olarak ün kazanmıştır. Eşsiz bir kütüphane sahibi olan İbn-i
Sina sayısız antik dönem eserini incelemiş ve tercüme etmiştir. İlgilendi
konuların çeşitliliği ile birlikte bilimi dallarına ayırmaya çalışmış, yöntem
ile bilgi felsefesine de değinmiştir. Müslüman düşünürlerin en ünlülerinden
olan İbn-i Sina’nın adı Ay’da bir kratere verilerek onurlandırılmıştır.
Azophi (Ebu El-Hüseyin Abdurrahman
el-Sufi)
903
ile 986 yıllarında İsfahan'da yaşan gözlemci Batlamyus'un yıldız listesini
teyit etmiştir. Daha sonra Macellan'ın ismiyle onurlandırılmıs Bulutsu'yu
(Nebula) ilk gözlemleyendir. [(10)] Avrupa'dan gözlemlenemeyen bu
bulutsu kuzey yarım kürede en iyi Arabistan platosunun ucundan incelenebilir.
Macellan'ın seyahatine kadar bilinmeyen bulutsu ise ondan önce ilk kez Azophi'nin
yazıtlarında kayıt edilmiştir. Yine herkesten önce Andromeda Galaksisi'ni de
gözlemlemiştir. Latince'ye çevrilen en ünlü kitabı kitab suwar al kawakib
(Sabit Yıldızlar Kitabı)'tir. Ay’daki bir kratere ve küçük gezegen 12621 Alsufi’ye
verilerek onurlandırılmıştır. Abdurrahman el-Sufi'nin kitaplarında önerdiği
terimler, daha sonra doğulu ve batılı gökbilimciler tarafından kullanılmış ve bir
çoğu bugüne kadar da kullanılmaya devam etmektedir.
Dreses (Ebu Abdullah Muhammed b.
Muhammed Şerif el-İdrîsî)
İdrisi'nin Orijinal çizimi |
Aynı haritanın kuzey yukarıda kalacak şekilde çevrilmesi. |
1099
ile 1165 yılları arasında yaşamış kartograf, coğrafyacı ve gezgin
İdrisi; 'Tabula Rogeriana' olarak bilinen ünlü haritasını içeren Nuzhat
al-Mushtak fi Ikhtiraq al-Afaq isimli kitabını Sicilyada'ki Norman Kralı 2.
Roger için çizmiştir. Ortaçağ’da çizilmiş en iyi haritalardan birisi olan Tabula
Rogeriana uzun yıllar boyunca kâşiflerin ve gezginlerin yegâne başvuru kaynağı
olmuştur. Christopher Columbus'un İdrisi'nin haritalarının kullandığı
söylenmektedir ki İdrisi'nin Ortaçağ'daki ünü düşünülünce olasıdır. [(11)] Ortaçağ’daki hakim anlayışı üzerine Batlamyus’un görüşlerini takip eden
El-İdrisi yine de iklim kuşaklarını haritasında gösterebilmiştir. Harita sadece
coğrafi değil aynı zamanda gösterdiği coğrafi birimler üzerinde yaşayan
toplumların kültürel ve siyasi durumlarını da göstermektedir. Haritanın
orijinal çiziminde bugünkü genel yöntemin aksine güney yukarıda kuzey aşağıda
betimlenilmiştir.
Geber (Ebû Mûsa Câbir bin Hayyân)
Astronomi'den
Kimya'ya Felsefe'den Tıp'a kadar çok çeşitli konularda çalışan düşünür 721 ile
815 yılları arasında yaşamıştır.
Kimyanın Babası olarak anılmaktadır. Horasan’da doğan Tus’da eğitim alan
düşünür; Kufe’ye yerleşmiş ve bir süre sonra Harun Reşid’in hizmetine girmiştir.
Simya'dan Kimya'ya doğru geçiş sürecinde cebirsel ifadeleri bilime
kazandırmasıyla ünlenmiştir. Birçok kitabı Latince'ye çevrilmiştir. Modern
Avrupa Kimyagerlerinin Simya'dan sıyrılmasında büyük önem yüklenmiştir. Ancak
adı o kadar çok popüler hale gelmiştir ki on üçüncü yüzyılda adını kullanan
başka kitaplar ortaya çıkmıştır. Kimin yazdığı belli olmayan bu yeni eserlerin
gerçek Geber’den ayrılması uzun süre bilim dünyasını meşgul etmiştir.
Latince’deki Geber ismiyle yayınlanan bir çok eser İbn Hayyan’a ait değilken on
üçüncü yüzyıldaki kimi simya/kimya düşünürünün onun ününden yararlanmak
istediği anlaşılmaktadır. Adı Ay’daki bir kratere verilerek onurlandırılmıştır.
Geber (Ebu Cabir Bin Eflah)
Sevilya'da
1100 ile 1150 yılları arasında yaşamıştır. Kimi zaman adaşı Ebu Musa Cebir Bin
Hayyan ile karıştırılmaktadır. Latince'deki en önemli eseri; Batlamyus’un
hatalarını düzelltiği; Islah al-majisti (Gezegenlerin Rotasının
Düzeni) Ortaçağ'da Latin dünyasını çokça etkilemiştir. Her ne kadar günümüze
ulaşan en eski örneği on altıncı yüzyıldan kalma ise de dünyanı ufuk, ekvator
ve kutup dairelerini belirlemeye yarayan torquetum isimli aleti ilk icat edenin
Cabir Bin Eflah olduğu düşünülmektedir.
Haly Abbas (Ali Bin Abbas el-Mecusi)
Liber Pantegni |
994'te
öldüğünü bilinen İranlı düşünürün doğum tarihi hakkında kesinlik yoktur. Zamanının en önemli tıpla ilgilenen
düşünürleri olarak anılmaktadır. Ansiklopedik bir özellik
gösteren Al-Kitab al-kamil as-sina'a at-tibbiyya (Tıb Sanatının
Bütüncül Kitabı) Liber regalis (hamisi olan İsfahan Emiri Adudüddevle fena
Husrev’e armağan edildiğinden) olarak Latince'ye çevrilmiştir. Aynı eser
Afrikalı Constantin tarafından ise Liber pantegni adıyla
çevrilmiştir. Klinik tıbbın yanındaki psikolojiyle ve psikosomatik etkileriyle
de ilgilenmiştir.
Hali Rodan, Haly Rodoan (Ebul Hasan Ali
bin Rıdvan el-Mısri)
Stralsund/Almanya'daki Astronomik Saat'te tasvir edilen Ali Bin Rıdvan |
Haly Abenragel (Abû l-Hasan 'Alî ibn
Abî l-Rijâl)
Abenragel'in 1523 tarihli Latince Baskısı |
En
çok Al-Bari' fi ahkam l-nujum (Yıldızların yerleri üzerine keskinlik
kitabı) kitabıyla tanınan düşünür Endülüs'te yaşamıştır. Latince'den önce
astrolojiyle ilgili bu kitabı Jehudah ben Moshe tarafından İspanyol yerel
dillerinden olan eski Kastilya diline çevrilmiştir. Daha önce Ebul Aegidius de
Tebaldis ile Petrus de Regio'nin ise
Latinceye 1256'da çevirdiği Praeclarissimus liber completus in judiciis
astrorum başlığını taşıyan kitap daha sonra bir çok batı diline
kazandırılmıştır.
Isaac Judaeus, Isaac Israeli (Ebu Yakup
İshak Bin Süleyman El-İsraili)
850
yılında Mısır'da doğan Yahudi bilgin; astronomiden tıbba, matematikten
felsefeye kadar çeşitlii konularda çalışmıştır. Özellikle Neoplatonik felsefeyi
Yahudi teologlarıyla tanıştırması bağlamında önemlidir. Tüm çalışmalarını
Arapça yapan ünlü düşünür sonradan İbranice, İspanyolca ve Latinceye
çevrilmiştir. Birçok yazmasının Latince tercümesi on ikinci yüzyılda Cremona'lı
Gerard tarafından yapılmıştır. Arapça yazmalarının büyük bir çoğunluğu günümüze
ulaşmasa da Ortaçağ’da yapılan çevirileri ve şerhleri bilinmektedir. Hem
Müslüman hem de Hıristiyan yazarlar kendisinden alıntılar yapmıştır. Özellikle
tıp ve felsefe alanında yaptığı çalışmaları; Ortaçağ’da oldukça tanınan bir
düşünür olmasını sağlamıştır. Ortaçağ’da ünlenen her yazar gibi daha sonra
kendisine ait olmayan yazılar ona mal edilmiştir. Ancak Aristoteles’in
görülerini Neoplatonik çerçeveden yorumlayan ayırıcı üslubu tanınmasını
sağlamıştır. [2]
Iohannitius (Abū Zayd Hunayn Ibn Ishāq)
Platon,
Aristoteles, Galen ve Hipokrat gibi birçok eski düşünürü Süryanice'ye çeviren
Bağdatlı bir Hıristiyan'dır. Süryani kültürünün en ünlü ve etkili
düşünürlerinden birisidir. Eski Yunan düşünürlerini Arap dünyasıyla tanıştırmış
olmasıyla tanınmaktadır. Abbasi Halifeliği sırasında yaşyan İbn İshak;
Süryanice ve Arapça çalışmalarıyla dikkat çekmiştir. 809 yılında doğan Iohannitus
tıp, özellikle de oftalmoloji üzerine durmuştur ama yaşadığı dönemde Yunancadan
en çok çeviri yapan isim olmuştur. Suriye, Filistin ve Mısır'ı dolaşmış ve eski
Yunanca yazmaları toplamıştır. Kendi telif eserlerinden çok çeviri ve
derlemeleriyle bilinmektedir. Etkisi uzun çağlar boyunca Ortadoğu’dan Avrupa’ya
kadar ulaşan düşünürün dildeki uzmanlığı dikkat çekicidir. Kelimeler üzerinden
değil cümleler üzerinden çeviri yapmak gibi bir teknik geliştirmiştir.
Messahalla, Messala (Maşallah Ibn Eserî
el-Basrî )
Sekizinci
yüzyılda Basra'da yaşamış Yahudi düşünür; Astrolojiyle ilgili yirminin üzerinde
eser yazmıştır. Abbasi halifesi Mansur’un sarayında gök olaylarını
yorumlamıştır. Köken olarak Horasanlı olduğu söylenmişse de hayatı hakkında
kesin bilgi çok azdır. Çok azının yazıldığı Arapça kopyaları günümüze ulaşsa da
İbranice ve Latince kopyaları bilinmektedir. De scientia motus orbis başlıklı
eseri Ortaçağ'da en çok tanınan eseridir ve Cremona’lı Gherard tarafından
çevrilmiştir. Öte yandan Messala'nın yazdığı ve günümüze Latince çevirisi
ulaşasan De mercibus (Kıymetler Üzerine) isimli kitap Arapça yazılmış
en eski "bilimsel" kitap olarak anılmaktadır. Adı Ay’daki bir kratere
verilerek onurlandırılmıştır.
Mesue, Johannes Damascenus (Ebu
Zekeriya Yahya bin Mesavi)
Arap
dünyasının en ünlü farmakologu olarak anılmaktadır. Şam doğumlu bir Süryani
rahibi iken en çok kimyasal deneyleriyle ünlenmiştir. Bağdat'ta yayınlanan Bayt
al-hikma kitabıyla tanınmıştır. 857'de vefatı kayıtlara geçen düşünürün
doğumuyla ilgili kesinlik yoktur. Bir Hıristiyan olmasına rağmen Harun
el-Reşid'in sarayında çalışmıştır.
Süryanice ve Arapça telif eserler kaleme aldığı gibi kimi Yunan
klasiklerini de şerhleriyle yayınlamıştır. Çalışmaları çok çeşitli alanlarda
olmasına rağmen tıp ve kimya deneyleriyle tanınmıştır. "Gözün Bozukluğu" (Daghal al-ayn)
oftalmoloji alanındaki ilk sistematik eser olarak kabul edilmektedir. Buda’nın
Hıristiyan gözünden yaşam öyküsünü konu edinen bir yazma çoğunlukla ona
atfedilir.
Moses Maimonides (Ebu İmran İbn
Abdullah el-Kurtubi el-İsraili; Musa bin Maymun)
1135
ile 1204 yılları arasında Endülüs'te doğmuş ve Mısır’da vefat etmiş Yahudi
teoloji düşünürdür. Fizik, felsefe ve
astronomi de ilgi alanlarına girmiştir. Yaşadığı dönemde Mısır Yahudi
toplumunun başı olarak onurlandırılmıştır. Ortaçağ’daki en çok tanınmış Yahudi
kutsal metin araştırmacısıdır. Birçok Yahudi Kanun ve Etik kitabını
aktarmasıyla bilinir. Yazmaları hala Talmud araştırmaları için muteber kabul
edilmektedir. Aristo mantığının Endülüs'teki en ateşli savunucularından
olmuştur. Yahudi inancını özetlediği; İman’ın 13 İlkesi’ni kaleme almıştır.
Teoloji yanında Yahudi yasalarının en tartışmalı konularından olan sadakayı da
kurallara bağlamıştır. Çalışmalarını çoğunlukla Arapça yapmıştır, sonrada
İbranice’ye ve oradan da Latince’ye çevrilmiştir. Mantık üzerine şerhleri
Ortaçağ’da bir çok yerde sayısız kez basılmış ve büyük etki göstermiştir.
Rhazes yada Rasis (Ebu Bekir Muhammed
İbn Zekeriya El-Razi)
Al-Razi'nin Latince çevirisi |
865
ile 925 yılları arasında yaşamış ve tıp, kimya ve felsefeyle ilgilenmiştir.
Yüzün üzerinde; çeşitli konulardaki yazmaları günümüze ulaşmıştır. Sülfürik
asit ve Alkol’ün kaşifi olarak ünlenmiştir. Gözlem ve keşifleri yanı sıra tıp
pratiği de yapmış ve hastaneler kurmuştur. Çiçek ve kızamık gibi hastalıklarla
ilgili çok önemli gözlemle yapmış ve teşhisinde öncülüğü üstlenmiştir.
Ortaçağ’da; yazmaları Latinceye çevrilen Razi; Avrupa’daki tıpla ilgili
gelişmelerin temelini atmıştır. Tıp pratiği kadar tedavi uygulamaları sırasında
hastayla olan ilişkiler konusunda etik tartışmalar da yapmıştır. Ortaçağ’daki
genel ilgi uyarınca çok çeşitli alanlara da yayılmış ve felsefe, kimya, simya,
akıl sağlığı yada teoloji üzerine de çalışmıştır. Eserleri daha sonra El-Biruni
ve İbni Sina tarafından eleştirilmiş ve tartışılmıştır. Latinceye ilk
çevrileri on üçüncü yüzyılda Cremona'lı Gerard tarafından yapılan Razi; zaman
içinde bir çok Avrupa diline de çevrilmiştir.
Johannes Serapion (Yahya İbn Sarafyun)
Dokuzuncu
yüzyılda yaşayan Serapion tıp ve coğrafya ile uğraşmıştır. Ioannis Serapionis
De simplicium medicamentorum historia libri septem (Venetiis: apud Andream
Arriuabenium, 1552) ve Serapionis medici arabis celeberrimi Practica
studiosis medicinae utilissima quam postremo Andreas Alpagus Bellunensis in
Latinum convertit, cujus translatio nunc primum exit in lucem(Venetiis : Apud
Iuntas, 1550) isimli tıp üzerine kitapları Latinceye çevrilmiştir. Süryanice
yazdığı kitapları kayıp olsa da Arapça tercümeleri günümüze ulaşmıştır. Coğrafi
konularda ele aldığı Kitab 'aja'ib al-aqalim al-sab'a ila nihayat al-'imara
kitabı özellikle Ortadoğu'daki coğrafi birimleri tanımlamıştır. Bağdat üzerine
yaptığı tanımlamalar kenti Ortaçağ görünümü hakkında yalın bir anlatı
içeriri. [ (12) ]
Sorsanus (Ebu Ubeyde Abdülvahid Ibn
Muhammed el-Cüzcani)
AFganiztan'ın
Cüzcan kentinde doğan düşünür 980 ile 1037 yılları arasında yaşamıştır. İbni
Sina'nın en önemli takipçilerindendir. Kendi yaşamıyla ilgili bilgi bulunmasa
da İbni Sina'nın yaşamı hakkında bildiklerimizin büyük çoğunluğunu Cüzcani'nin
anlatısına borçluyuzdur. Zaten Ortaçağ’dan günümüze ulaşan en önemli anlatısı
İbni Sina’nın biyografisidir. İbni Sina’ya ait kimi yazmaları şerhleriyle
birlikte nakil etmiştir. İbn-i Sina’nın yazdığı Kitab’üş-Şifa’ya eklediği
önsözde İbn-i Sina hakkında önemli biyografik bilgiler aktarmıştır. Avicennae ex Sorsano Arabe ejus
discipulo isimli eseri on altıncı yüzyılda Latinceye Niccolò
Massa tarafından çevrilmiştir. [(13); (14)]
Thebith (Sabit Bin Kurra El-Harrani)
Astronomiyle
ve Matematikle ilgilenen düşünür Harran doğumludur. Abbasi döneminde yaşadığı
halde Müslüman olmadığı sanılmaktadır. Anadili Süryanicedir, Yunanca ve Arapça
da bilmektedir. Apollonius, Arşimet, Öklit ve Batlamyus çevrileri yapmıştır.
Matematik, Geometri ve Astronomiyle ilgilenmiş ve bir güneş yılının tam olarak
hesaplanmasına çalışmıştır. Dünyanın çevresini tam olarak hesaplayabilen ilk
insan olarak anılmaktadır. Yunak klasiklerini Süryaniceye ve Arapçaya
çevirmiştir. Ortaçağda ise yaptığı şerhler Latinceye çevrilmiş ve Avrupa’nın
Yunan klasikleriyle tanışmasını sağlamıştır.
Trium fratum [Beni Musa İbn Şakir
el-Müneccim (Cafer, Ahmet ve Hasan)]
Bağdat'ta
yaşayan üç kardeşten Cafer ile Ahmet; mühendislik ve mekanikte, Hasan ise
geometriye meraklıdırlar. Üç kardeş Müslüman düşünürü; kardeşlikten öte
matematiğe verdikleri özel önemle de birleşmektedirler. Kitāb ma'rifat masāhat al-ashkāl al-basīta wa
'l-kuriya (Düzlemlerin ve Küresel Cisimlerin Ölçüm Teknikleri Kitabı)nda
matematik bilgileri ispat etmişlerdir. Cremona’lı Gherard'ın Latince'ye
çevirmesiyle batıda Liber trium fratum de geometria adıyla tanınmışlardır.
Kitāb al-hiyal (Marifetli Aletlerin Kitabı) isimli kitapları da mekanik
üzerine saygın bir ün kazanmıştır. Her ne kadar bu kitap üçünün imzasını taşısa
da Ahmet'in etkisi gözlemlenebilir. [(8)]
Güncel Tarih’e destek olmak için lütfen tıklayınız…
Yararlanılan Kaynaklar
- Bartel Leendert van der Waerden (1987). "The Heliocentric System in Greek, Persian and Hindu Astronomy", Annals of the New York Academy of Sciences 500 (1), 525–545; especially pp. 534-537
- Al-Fârâbî as a Source of the History of Philosophy and of Its Definition; "Al-Farabi, Abu Nasr (c.870-950)"; and Robert Hammond, The Philosophy of Alfarabi and Its Influence on Medieval Thought (1947)
- http://www.wdl.org/en/item/9554/
- F.J. Carmody, Arabic Astronomical and Astrological Sciences in Latin Translation. A Critical Bibliography, Berkeley-Los Angeles, 1956, pp. 38-39; F. Sezgin,Geschichte des arabischen Schrifttums, VII, Leiden, 1979, p. 112 (nr. 3)
- Margaret Donsbach, The Scholar's Supernova; The Heavenly Messenger of 1006
- Osman Bakar, "The Golden Age of Andalusian Science"
- Roshdi Rashed, "A Polymath in the 10th Century", Science Magazine, 2 August 2002, p. 773; and A. I. Sabra, "Ibn al-Haytham: Brief life of an Arab mathematician",Harvard Magazine, September-October 2003
- The Mechanics of Banu Musa in the Light of Modern System and Control Engineering; "Banu Musa brothers" in MacTutor History of Mathematics archive
- H. Chad Hillier (2006). Ibn Rushd (Averroes) (1126 - 1198 CE), Internet Encyclopedia of Philosophy: Ibn Rushd (Averroes) (1126 - 1198 CE); and Ibn Rushd,Kitab fasl al-maqal (On the Harmony of Religions and Philosophy)
- http://en.wikipedia.org/wiki/Large_Magellanic_Cloud
- http://en.wikipedia.org/wiki/Tabula_Rogeriana
- Manfred Ullmann, "Yuhanna Ibn Sarabiyun. Untersuchungen zur Ueberlieferungsgeschichte seiner Werke", in Medizinhistorisches Journal 6, 1971, pp. 278-296
- Avicenna, his Life and Work(London, 1958)
- Gilbert Sinoué; Avicenne, ou la route d'Ispahan (Paris, 1889)
- TDV İslam Ansiklopedisinin Münhasır Ciltlerindeki İlgili Maddeler.
- http://www.muslimheritage.com/article/latinized-names-muslim-scholars
- George Sarto, Twenty First Critical Bibliography of the History and Philosophy of Science and of theHistory of Civilization (to October 1926), Isis, Cilt: 9, Sayı: 3 (1927) Sf: 491-604
- David Pingree, The Ṣābians of Ḥarrān and the Classical Tradition, International Journal of the Classical Tradition, Cilt: 9, Sayı: 1 (2002), Sf: 8-35
- Salah Zaimeche, A Cursory Review of Muslim Observatories, August 2002, Found. for S., T. and C.
- Azeem Majeed, How Islam Changed Medicine: Arab Physicians And Scholars Laid The Basis For Medical Practice, British Medical Journal, Cilt: 331, Sayı: 7531 (2005), Sf: 1486-1487
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder